· İzmir, Torbalı’daki Yatsan fabrikasında çalışan ve üyemiz olan işçileri sendikamızdan istifaya ve bir başka sendikaya üyeliğe zorlayan 13 kişi ceza aldı.
· Bu işyerinde alınan yetkinin de meşru olmadığı bir kez daha kanıtlanmış oldu.
2015 yılında başlayan dava uzun bir yargılama sürecinden sonra 17 Kasım 2017 tarihinde sona erdi.
Sendikamızı temsil eden Av. Erdinç Tekeli, Torbalı 1. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki son duruşmada, sanıkların üzerlerine atılı suçları işlediklerini, suçun maddi ve manevi unsurlarının oluştuğunu savunarak, cezalandırılmalarını talep etti.
Mahkeme aralarında dönemin Yönetim Kurulu Başkanı Ragıp Ercan Özcan ve İşletme Genel Müdürü İsmail Sadık İhtiyar’ın da bulunduğu müdür, amir ve ustabaşı gibi çeşitli görevleri olan 13 kişiye önce Türk Ceza Kanunu’nun 118/1 maddesi gereğince 6’şar ay hapis cezası verdi.
Suçun zincirleme bir şekilde ve birden fazla kişinin birlikte işlenmesi gerekçesiyle 18’er ay hapis cezası verilmesine hükmedildi.
Hakim, sanıkların daha önce mahkumiyetlerinin bulunmaması, ileride tekrar suç işleyecekleri yönünde kanaat oluşmadığı görüşüyle hükmün açıklanmasını geri bırakılmasına ve 5 yıl denetim süresine tabi tutulmamalarına karar verdi.
Bütün bunlar, işverenler adına işçilerin haklarını engellemeye, onlara baskı uygulamaya kalkan, kendilerini işverenler için ateşe atanlara birer ibret belgesi niteliğindedir. Aynı zamanda sırtını işçilere değil işverenlere yaslayan “sendikaların” da işçi sınıfına karşı işledikleri suçun delilidir.
Ancak bu karar işçilerin hukuksuz yollarla sendikalarından koparılmalarını ve istemedikleri bir sendikaya zorla üye yapılmalarını engelleyememiştir.
Kısaca adalet tecelli etmiştir ama geç olduğu için adalet olmaktan çıkmıştır.
Sendikal hakları engelleme suçundan mahkûm olanlar;
Ragıp Ercan Özcan, İsmail Sadık İhtiyar, Sezgin Canözden, Serkan Canözden, Vahdet Arslan, Figen Yiğit, Zekayi Avcı, Umut Ada, İsmail Taşkın, Mehmet Tamur, Yılmaz Koçaş, Gülan Aydın ve Murat Yaprak.
YATSAN’da ne olmuştu?
2014, Ocak ayında işçilerin işveren tarafından Öziplik-İş’e üye olmaya zorlanmaları üzerine, işçiler sendikamıza başvuru yapmış ve örgütlenmeye başlamıştı.
İşyerine birden fazla sendikanın üyesinin bulunması ve sorunun büyümesi üzerine sendikamız işyerinde referandum yapılmasını önermişti. Bu önerimiz işveren ve üç sendikanın (Tekstil, Teksif ve Öziplik-İş) temsilcilerinin katılımıyla bir protokol ile imza altına alınmıştı.
Ancak işveren bu kez Teksif ile anlaşma yaparak referandumu iptal etmiş ve PTT’den işçilerin e-devlet şifrelerini topluca alarak kendi elemanları aracılığıyla işçileri sendikamızdan istifa ettirerek Teksif’e üye olmaya zorlamıştı.
Sendikamız tarafından işçilere yapılan zorlama ve baskılar nedeniyle ceza davası açılmıştı. Ayrıca bu hukuksuz işlemlerle alınan çoğunluk tespitine de itiraz edilmişti. Çoğunluk tespitine sendikamız itiraz edince bu kez işveren bir gecede işçilerin hemen tamamını yan kuruluşu olan İnci Mobilya’ya aktarmıştı.
Açılan yetki davalarının uzaması ve işçilerin toplu sözleşme haklarının zarara uğramaması amacıyla sendikamız haklı olduğu halde yetki itirazlarını çekmişti.
Döneme ilişkin ayrıntılı bilgi için: https://disktekstil.org/
Foto: Evrensel
This post is also available in: Türkçe